Ana içeriğe atla

KİRA SÖZLEŞMESİ PAYLI MÜLKİYET

. Hukuk Dairesi 2006/3986 E., 2006/5239 K.

KİRA SÖZLEŞMESİ
PAYLI MÜLKİYET

5663 S. KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA KANUNUNDA ... [ Madde 1 ]

"ÖZET"

PAYLI MÜLKİYET ŞEKLİNDE OLAN TAŞINMAZLA İLGİLİ OLARAK YAPILAN KİRA SÖZLEŞMESİNİN HUKUKEN GEÇERLİ OLABİLMESİ İÇİN, TÜRK MEDENİ KANUNU'NUN 691. MADDESİ HÜKMÜ GEREĞİNCE PAY VE PAYDAŞ ÇOĞUNLUĞUNCA GERÇEKLEŞTİRİLMESİ GEREKİR.


"İçtihat Metni"

Taraflar arasında görülen davada;

Davacı, paydaşı bulunduğu 1693 parsel sayılı taşınmazı davalının haksız olarak işgal ettiğini ve taşınmazda bulunan evi kullandığını ileri sürüp, davalının çekişme konusu taşınmaza elatmasının önlenmesine karar verilmesini istemiştir.

Davalı, dava konusu taşınmazı önceki malikten kiraladığını belirtip davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.

Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; tetkik hâkiminin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.

Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.

Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.

Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişme konusu 1693 parsel sayılı taşınmazın paylı mülkiyet üzere olduğu ve davacı ile dava dışı kişilerin taşınmazda paydaş bulundukları, davalının taşınmazda kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının olmadığı öte yandan taşınmaz üzerindeki yapıyı davalının tasarruf ettiği anlaşılmaktadır.

Mahkemece, davalının kiracılık savunmasına değer verilerek davanın reddine karar verildiği görülmektedir.

Gerçektende davalının sonradan taşınmazdaki payını temlik eden paydaş Safiye ile 15.05.2002 tarihinde kira sözleşmesi yaptığı anlaşılmaktadır.

Hemen belirtmek gerekir ki paylı mülkiyet üzere olan taşınmazla ilgili olarak yapılan kira sözleşmesinin hukuken geçerli olabilmesi için Türk Medeni Kanununun 691. maddesi hükmü gereğince pay ve paydaş çoğunluğunca gerçekleştirilmesi zorunludur. Oysa somut olayda davalının akit yaptığı, paydaşın dışında akit tarihi itibariyle taşınmazın başkaca paydaşlarının bulunduğu kayden sabittir. O halde geçerli bir kiracılık ilişkisinin varlığından söz edilemez.

Hal böyle olunca, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve yasal olmayan gerekçelerle yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Davacının temyiz itirazlan yerindedir. Kabulüyle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 05.05.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Katkı Payı Alacağı ve Katılma Alacağı

8. Hukuk Dairesi         2014/20399 E.  ,  2016/2153 K. "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı ve Katılma Alacağı ... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı ve katılma alacağı davasının reddine dair ... 5. Aile Mahkemesi'nden verilen ... gün ve ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ... vekili, evlilik birliği içerisinde edinilen dava dilekçesinde belirtmiş olduğu davalı adına kayıtlı iki adet taşınmaz ve kira gelirleri yönünden alacak ile müşterek çocukları adına yurtdışından ödenen bakım paralarının davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı ... vekili, taşınmazlar yönünden davacının katkısının bulunmadığını, 2005 yılından beri bakım parası almadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, çocuk b akım parası için dava değeri belirtilmediği ve yatırılmış bir harç bulunmadığı, dava konusu t

Tedbir Nafakasının Miktarı

Tedbir Nafakasına Ne Kadar Hükmedileceğine Dair Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi         2015/18941 E.  ,  2016/2827 K. "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım  nafakası  davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, davacı S.. reşit olup, eğitim masrafları nedeniyle nafaka talebinde bulunmuş olup; mahiyeti itibariyle (TMK. nun 328\2 ve 364/1 mad.) istenilen nafaka yardım  nafakası  niteliğindedir. Mahkemece, yanılgılı nitelendirme sonucu " tedbir   nafakası " olarak hüküm oluşturul

BOŞANMA DAVASI NE ZAMAN KESİNLEŞİR

YORUM SINIRI DOLDUĞUNDAN ÖRNEK KARAR İSTEKLERİNİZİ VE SORULARINIZI FACEBOOK SAYFAMIZI BEĞENEREK VE PAYLAŞARAK MESAJ YOLU İLE İLETİŞİME GEÇEBİLİRSİNİZ... ekarar Boşanma sonrasında (ilk derece mah karar verdikten sonra )aslında hukukken boşanmış sayılmazsınız.Boşanma kararınızın kesinleşmesi gerekir.Peki boşanma ne zaman kesinleşir?kararın taraflara tebliginden itibaren 15 gün içinde temyiz edilmezse karar kesinleşir.15 gün sonra sizin bir şey yapmanıza gerek kalmadan mahkeme boşanma kararını nüfus müdürlügüne bildirerek böylece nüfusa işlenmesi sağlanır.Bu işlem takribi 3 hafta sürer.Boşanan kadın boşanma kararından(kesinleşme) itibaren 300 gün içinde yediden evlenemez.Fakat hamile olmadıgını ispatlar yada dogum gerçekleşirse süre kalkar. konu ile ilgili diger makaleler için tıklayınız. Makale içerik bilgileri:boşanma sonrası, boşanma sonrası evlilik, boşanma sonrası evlilik(iddet) süresi