Ana içeriğe atla

YARGITAY KARARI TASARLAYARAK ÖLDÜRME

Kardeşi G T’ birlikte taammüden öldürmekten, öldürmeye tam derecede teşebbüsten sanıklar İ T ile F T ve izinsiz silah taşımaktan adı geçen sanık F T’ in yapılan yargılanmaları sonunda: Hükümlülüklerine ilişkin (BAKIRKÖY) Beşinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 14.10.2005 gün ve 171/263 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi C. Savcısı ile sanıklar müdafii taraflarından istenilmiş, sanıklar duruşma da talep etmiş ve hüküm kısmen resen de temyize tabi bulunmuş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğ name ile Dairemize gönderilmekle: sanıklar müdafilerinin duruşmalı yapılan temyiz itirazları ile C. Savcısının temyizi veçhile incelendi ve aşağıdaki karar tespit edildi.

TÜRK MİLLETİ ADINA

1- İstanbul Baro Başkanlığı ile Gökkuşağı Kadın Derneği ve Amargi Kadın Bilimsel Kültürel Araştırma Yayıncılık ve Dayanışma Kooperatifinin CMK. un 237. maddesinin öngördüğü anlamda suçtan zarar gördüklerinden söz edilemeyeceği cihetle, vekillerinin temyiz istemlerinin CMUK.nun 317. maddesi uyarınca reddine,
2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar İ ve F’in 25.02.2004 ve 27.02.2004 tarihli suçlarının sübutu kabul, bozma nedeni saklı kalmak kaydıyla oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafiinin temyiz dilekçesinde ve duruşmalı incelemede eksik incelemeye, suç vasfına sanık İ için iki olayda da sübutun bulunmadığına, ağır tahrikin varlığına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
a) Sanık İ ile karar ve eylem birliği içinde bulunan sanık F tarafından 25.02.2004 tarihinde öldürülmeye teşebbüs edilmesinden dolayı hastanede tedavi altında bulunan maktulenin, 27.02.2004 tarihinde, sanık İ ile aynı karar ve eylem birliği içinde bulunan sanık F tarafından, yenilenen kasıtla vurulup öldürülmesinde, araya giren zaman dilimi de gözetilerek, Yargıtay’ın yerleşik uygulamalarına göre, her iki suçun zincirleme (müteselsil) suç kabul edilemeyeceği gibi, esasen uygulanan 5237 Sayılı Kanunun 43. maddesinin son fıkrası uyarınca bu tür suçlarda bu madde hükümlerinin uygulanamayacağı düşünülmeden, sanık İrfan yönünden 765 sayılı TCK.nun 73. maddesinin de ayrıca tatbiki suretiyle her iki suçtan sanıklar hakkında ayrı ayrı ceza tayini gerekirken suçlara zincirleme suç vasfı verilmesi;
b) Sanık F’in suç tarihinde 18 yaşını doldurmaya 2 ayı kaldığı düşünülerek, 5237 Sayılı TCK.nun 31/3. maddesinin tatbikinde makul bir indirim yerine cezanın azami indirime tabi tutulması;
c) Hüküm tarihinden önce yürürlüğe giren 5237 Sayılı TCK. ile 765 Sayılı TCK. hükümleri ayrı ayrı uygulanarak lehe kanunun tesbiti lüzumunun düşünülmemesi;
d) Uygulamaya göre; sanıklara ek savunma yaptırılmadan 5237 Sayılı TCK.nun 82/1-d. maddesinin tatbikine karar verilmesi;
e) Sanık F hakkında 6136 Sayılı Kanuna muhalefet suçundan mahkumiyet hükmü kurulurken 5335 Sayılı Kanunun 22. maddesi uyarınca para cezasının tayininde 1 YTL.nin altında kalan tutarların dikkate alınamayacağı gözetilmeden fazla ceza tayini;
Yasaya aykırı, C.Savcısının ve sanıklar müdafiilerinin temyiz dilekçelerindeki ve duruşmalı incelemedeki temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle kısmen re’sen de temyize tabi bulunan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA) 15.11.2006 gününde oybirliği ile karar verildi

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ÇEKİŞMELİ BOŞANMA DAVASI NE KADAR SÜRER?

YORUM SINIRI DOLDUĞUNDAN ÖRNEK KARAR İSTEKLERİNİZİ VE SORULARINIZI FACEBOOK SAYFAMIZI BEĞENEREK VE PAYLAŞARAK MESAJ YOLU İLE İLETİŞİME GEÇEBİLİRSİNİZ... ekarar Çekişmeli boşanma davaları genel olarak 3YIL GİBİ SÜRSEDE.dava açıldıgı günden bu boşanma davası 2-4 yılda biter demek hukuken mümkün olmadıgı gibi mantıksızdır. Ayrıca dava temyiz aşamasındaysa yine genel olarak 1-1,5 yıl sürmektedir. Anlaşmalı boşanma durumundaysa taraflar başanmanın mali şartları, velayet konusunda anlaşmaları ve hakimin uygun bulması durumunda tek celsede sonuçlana bilmektedir. Boşanma davalarını uzatan temel sebepleri velayet, mal rajiminin tasfiyesi ve boşanma sebeplerinin ispat edilememesidir.Hatta bir çok dava dilekçesinde gösterilen hususlar boşanma sebebi teşkil etmediğinden yada olaylar boşanma sebebi teşkil etse bile ileri sürülebileceği zamanın kaçırılması sonucu redd edilmektedir. Konu ile ilgili diger makalelere yukarıdaki Aile Hukuku- Boşanma katagorisini takip ederek ulaşabilir...

medeni kanun madde 704-793

İKİNCİ BÖLÜM TAŞINMAZ MÜLKİYETİ BİRİNCİ AYIRIM TAŞINMAZ MÜLKİYETİNİN KONUSU, KAZANILMASI VE KAYBI A. Taşınmaz mülkiyetinin konusu MADDE 704.- Taşınmaz mülkiyetinin konusu şunlardır: 1. Arazi, 2. Tapu kütüğünde ayrı sayfaya kaydedilen bağımsız ve sürekli haklar, 3. Kat mülkiyeti kütüğüne kayıtlı bağımsız bölümler. B. Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması I. Tescil MADDE 705.- Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması, tescille olur. Miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyet tescilden önce kazanılır. Ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesi, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlıdır. II. Kazanma yolları 1. Hukukî işlem MADDE 706.- Taşınmaz mülkiyetinin devrini amaçlayan sözleşmelerin geçerli olması, resmî şekilde düzenlenmiş bulunmalarına bağlıdır. Ölüme bağlı tasarruflar ve mal rejimi sözleşmeleri, kendilerine özgü şekillere tâbidir. 2. İşgal MADDE 707.- Tapu kütüğüne kayıtlı bir taşınmazın mü...

İCRA İFLAS KANUNU MADDE 50-100

II. YETKİ YETKİ VE İTİRAZLARI: Madde 50 - (Değişik madde: 03/07/1940 - 3890/1 md.) Para veya teminat borcu için takip hususunda Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Şu kadar ki, takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe salahiyetlidir. Yetki itirazı esas hakkındaki itirazla birlikte yapılır. icra mahkemesi *1* tarafından önce yetki meselesi tetkik ve kati surette karara raptolunur. İki icra mahkemesi *1* arasında yetki noktasından ihtilaf çıkarsa Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 25 inci maddesi hükmü tatbik olunur. III. TATİLLER VE TALİKLER TATİLLER: 1 - BÜTÜN BORÇLULAR HAKKINDA: Madde 51 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/24 md.) Güneşin batmasından bir saat sonra ile güneşin doğmasından bir saat önceye kadarki devrede (Gece vakti) ve tatil günlerinde takip muameleleri yapılamaz. Ancak, gece iş görülen yerlerde gece vakti hasılat haczi mümkündür. Tatil günlerinde haciz ve tebliga...