Ana içeriğe atla

Katkı Payı Alacağı ve Katılma Alacağı

8. Hukuk Dairesi         2014/20399 E.  ,  2016/2153 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı ve Katılma Alacağı


... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı ve katılma alacağı davasının reddine dair ... 5. Aile Mahkemesi'nden verilen ... gün ve ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:


K A R A R

Davacı ... vekili, evlilik birliği içerisinde edinilen dava dilekçesinde belirtmiş olduğu davalı adına kayıtlı iki adet taşınmaz ve kira gelirleri yönünden alacak ile müşterek çocukları adına yurtdışından ödenen bakım paralarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, taşınmazlar yönünden davacının katkısının bulunmadığını, 2005 yılından beri bakım parası almadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, çocuk bakım parası için dava değeri belirtilmediği ve yatırılmış bir harç bulunmadığı, dava konusu taşınmazlara ait kira gelirlerinin boşanma davasından sonra edinildiği ve katkı alacağına konu edilemeyeceği, taşınmazlara katkının ise ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm süresi içerisinde reddedilen taşınmazlara katkı talebi yönünden davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Eşler, ... tarihinde evlenmiş, ... tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, ... tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir ( TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın 10, TMK 202/1.m). Tasfiyeye konu taşınmazlardan ... ada ... parsel ... nolu mesken, 26.08.2003 tarihinde ferdileşme, ... ada ... parsel 12 nolu mesken 08.03.2002 tarihinde diğer tahsisler yolu ile davalı eş adına tescil edilmiştir. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (4721 s.lı TMK 179 m).

.//..

Davaya konu ...'te bulunan 15 nolu mesken yönünden temyiz itirazları incelendiğinde; Mahkemece, davacının 15 nolu meskenin kooperatif aidat ödemelerine katkısı olduğu yönünde dosyada delil olmadığı gerekçesi ile davacının talebinin reddedildiği anlaşılmaktadır. 15 nolu mesken her ne kadar ferdileşme yolu ile 26.08.2003 tarihinde tapuda davalı eş adına tescil edilmiş ise de dosya içindeki bilgi ve belgeler, ... 2. Noterliği 30.11.2010 tarihli yazısı ekindeki ... Zeytindalı Kooperatif üyelik devri evrakından 15 nolu meskenin bitmiş şekilde dava dışı üçüncü şahıstan 16.04.2001 tarihinde bedelin tamamı ödenmek suretiyle davalı eş adına satın alındığı sabit olup taraflar arasında bu konuda ihtilaf bulunmamaktadır. Buna göre, taşınmazın mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinildiğinin kabulü gerekir. Çözüme kavuşturulması gereken ihtilaf, devir bedelinin kim tarafından karşılandığı noktasında bulunmaktadır. Yine dosya içinde yer alan davalı tanıklarından dayı ...'in davalının Almanya'daki babası tarafından kendisine banka yolu ile gönderilen parayı çekerek 15 nolu meskenin alımında kullanılmak üzere taraflara banka havalesi ile gönderdiğine ilişkin beyanı ve davacı tarafça dosyaya sunulan 12.04.2001 tarihli 35.000,00 Alman markı (DEM) havalesini gösterir ... dekontu gözönüne alındığında, meskenin satın alım tarihinden kısa bir süre önce davalının dayısı ... tarafından davacıya gönderildiği anlaşılan 35.000,00 markın söz konusu taşınmazın alımında kullanıldığının ve bu paranın davalının kişisel malı olduğunun kabülü gerekmektedir.
Mahkemece yapılması gereken; taşınmaz alımında kullanıldığı anlaşılan 35.000,00 markın meskenin edinme tarihi itibariyle TL karşılığının tespiti ile meskenin edinme tarihi itibariyle değerine oranlamak suretiyle davalının katkı oranı belirlenerek, geri kalan oranın davacının kişisel malları ile yapmış olduğu katkı oranı olduğunun kabulü ile bu davacının katkı oranının 15 nolu meskenin dava tarihi itibariyle değeri ile çarpılarak bu taşınmaz yönünden davacı lehine katkı payı alacağı hesaplanmalıdır.
Taşınmazın edinme tarihi olan 16.04.2001 ve dava tarihi olan 22.03.2010 tarihleri itibariyle değerlerinin belirlenmesi ve belirtilen değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülürse konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınarak ve talep miktarıda gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile talebin reddi doğru değildir.
Davaya konu ...'deki 12 nolu mesken yönünden temyiz itirazlarına gelince, mahkemece kooperatif borçlarının ödenmesinde katkısı olduğuna ilişkin dosyada somut delil bulunmadığı, taşınmazın 2002 yılından önce kooperatif hissesi ile alındığı gerekçesi ile talebin reddine karar verilmiştir. Mahkeme tarafından kooperatif evraklarının istenmesine ilişkin yazılan müzekkere cevabı evraklardan söz konusu meskenin SS ... Gökpınar Konut Yapı Kooperatifine davalının üyeliği ile edinildiği ancak üyeliğin hangi tarihte başladığı anlaşılamamaktadır. Davacı taraf ise kooperatife yapılan ödemelere katkıda bulunduğu iddiasını ve katkının miktarını ispatlayamamakla birlikte evlilik süresince davacı eş veteriner hekim olarak çalışmakta olup, davalı eşin ise ev hanımı olduğu tarafların tanık beyanlarınca doğrulanmıştır. Davalı taraf cevap dilekçesinde taşınmazın evlilik birliği öncesinde 1993 yılında satın alındığı ve kişisel malı olduğunu savunmuş ise de; dosyadaki bilgi ve belgeler, davalı tarafça sunulan kooperatife 15.07.2001 tarihine kadar kooperatif üyesininin elektrik, su, tapu masrafları yönünden ödemesi gereken aidat borcunun 438.800.00 TL olduğuna ilişkin fotokopi evrak birlikte değerlendirildiğinde kooperatife evlik birliği içerisinde ödeme yapıldığı, taşınmazında yine evlilik birliği içerisinde davalı adına tapuda tescil edildiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda belirtilen tespitler ışığında 12 nolu mesken yönünden somut uyuşmazlık incelendiğinde; Yasa gereği bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir (TMK 222. m), Buna göre 12 nolu meskenin edinme tarihi itibariyle
.//..

davalının edinilmiş malı olduğunun kabulü gerekir. Kuşkusuz bunun aksini ispat yükü davalı tarafta olup dosyadaki bilgi, belge, davalının evlilik süresince çalışmadığı doğrular beyanlar, kooperatife yapılan ödeme makbuzları birlikte değerlendirildiğinde davalı tarafın kişisel mal savunmasına itibar edilmeyecektir. Dava konusu 12 nolu mesken aksi ispat edilemediğinden davalının edinilmiş malı olup; TMK 231 vd. maddeleri uyarınca davacı eşin yarı pay oranında artık değere katılma alacağı mevcuttur.
Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK 229.m) ve denkleştirmeden (TMK 230.m) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK 219.m) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK 231.m) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK 236/1.m). Katılma alacağı Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur. Mahkemece 12 nolu bağımsız bölüm yönünden yapılması gereken; karar tarihine en yakın tarihteki sürüm değerini belirlenmek suretiyle davacı eşin katılma alacağı tespit edilmeli, değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülürse konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınarak ve talep miktarıda gözetilerek kabul kararı verilmesi gerekirken talebin tümden reddine karar verilmesi hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarda gösterilen sebeplerle davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde bulunduğundan kabulü ile 12 ve 15 nolu bağımsız bölümler yönünden 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 25,20 TL peşin harcın temyiz eden davacıya iadesine, 11.02.2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
(Muhalif)

KARŞI OY
Alacak talebine esas, her iki taşınmazın da kooperatif üyeliğinin devralınması yoluyla, mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu eMK. döneminde edinildiği; taşınmazlara ilişkin tapu kayıtlarının ise TMK döneminde davalı kadın adına tescil olunduğu anlaşılmaktadır. Taraflar 1997 yılında evlenmiş olup, boşanma davası 28.02.2005 tarihinde açılmış ve verilen boşanma kararının kesinleşmesi ile evlilik son bulmuştur. Tarafların müşterek bir çocukları vardır. Evlilik hukuken ve eylemli olarak kısa sürmüştür. Tarafların birlikte oldukları dönemin, daha çok Gemlik İlçesinde bulundukları sırada olduğu görülmektedir. Davacının da o tarihte Gemlik'teki Askeri Veterinerlik Okulunda görevli olduğu ve sadece Gemlikte'ki taşınmaza küçük bir katkısının bulund
uğu anlaşılmaktadır. Ümraniye'de bulunan taşınmaza yönelik edinme katkısı, gösterilen delillerle kanıtlanamamıştır. Bu nedenlerle, değerli çoğunlunun Gemlik'te bulunan taşınmaza yönelik bozma kararına katılmakla birlikte, Ümraniye'deki taşınmaza yönelik bozma kararına katılmıyorum. Ümraniye'deki taşınmaz için verilen mahkemenin red kararı isabetlidir. Buna yönelik temyiz ittirazlarının reddi gerektiğini düşünüyorum.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Tedbir Nafakasının Miktarı

Tedbir Nafakasına Ne Kadar Hükmedileceğine Dair Yargıtay Kararı 3. Hukuk Dairesi         2015/18941 E.  ,  2016/2827 K. "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım  nafakası  davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, davacı S.. reşit olup, eğitim masrafları nedeniyle nafaka talebinde bulunmuş olup; mahiyeti itibariyle (TMK. nun 328\2 ve 364/1 mad.) istenilen nafaka yardım  nafakası  niteliğindedir. Mahkemece, yanılgılı nitelendirme sonucu " tedbir   nafakası " olarak hüküm oluşturul

BOŞANMA DAVASI NE ZAMAN KESİNLEŞİR

YORUM SINIRI DOLDUĞUNDAN ÖRNEK KARAR İSTEKLERİNİZİ VE SORULARINIZI FACEBOOK SAYFAMIZI BEĞENEREK VE PAYLAŞARAK MESAJ YOLU İLE İLETİŞİME GEÇEBİLİRSİNİZ... ekarar Boşanma sonrasında (ilk derece mah karar verdikten sonra )aslında hukukken boşanmış sayılmazsınız.Boşanma kararınızın kesinleşmesi gerekir.Peki boşanma ne zaman kesinleşir?kararın taraflara tebliginden itibaren 15 gün içinde temyiz edilmezse karar kesinleşir.15 gün sonra sizin bir şey yapmanıza gerek kalmadan mahkeme boşanma kararını nüfus müdürlügüne bildirerek böylece nüfusa işlenmesi sağlanır.Bu işlem takribi 3 hafta sürer.Boşanan kadın boşanma kararından(kesinleşme) itibaren 300 gün içinde yediden evlenemez.Fakat hamile olmadıgını ispatlar yada dogum gerçekleşirse süre kalkar. konu ile ilgili diger makaleler için tıklayınız. Makale içerik bilgileri:boşanma sonrası, boşanma sonrası evlilik, boşanma sonrası evlilik(iddet) süresi